Acı Duyan Kalpleri Rahatlatmak için Beş İpucu

Birçok kişi için özel günler, sevdiklerimize çiçek, çikolata, kart göndermek ya da vermek için eğlenceli zamanlardır. Ancak, sevdiğiniz ölmüşse böyle günlerin gelmesi acı getirir.

“Yıllarca sevdiğinizle birlikte kutladığınız böyle günlerde kendinizi yalnız hissederseniz, hissettiğiniz boşluk kaplayıcı olabilir” diye vurguluyor ‘Gordon’u Kaybetmek: “Acı” Denen Fırtınada bir İşaret Lambası’* adlı kitabın yazarı Joni Aldrich. “Bütün düşünebildiğiniz kaybettiğiniz insanken her tarafınızda mutlu insanları görmek çok zor.”

Aldrich deneyimleriyle konuşuyor, çünkü kaybetmenin acısını birinci elden biliyor. 2006’da kocası Gordon’u kanserle iki yıllık savaşından sonra kaybetti.

Önceden hazırlanın. Belki cehaletin saadet olduğu doğrudur ancak böyle günleri (Sevgililer Günü gibi) unutmak isteseniz bile tüketime odaklı kültürümüz unutmanıza izin vermez . “Kurtuluş, içinizin derinliğine bakıp böyle bir günü daha az acı verici hale getirmek için ne yapabileceğinize karar vermeyi gerektirir,” diyor. “Gizli bir formül yok –hepimiz farklıyız- ancak, bunun yalnızca bir gün oluşuna odaklanın.”

Neden kaçınacağınızı bilin. Dış dünyayla bütünleşmiş olmak, sizin ve sevdiğinizin paylaştığı gelenekleri hatırlamak önemli –ancak belki de böyle özel bir gün bunları yapmak için en iyi zaman değildir.

“Restoranlardan uzak durun,” diye öğütlüyor Aldrich. “Masanın karşısındaki boş yer iyileştirmeye çalıştığınız her iyi duygu üzerinde kasvetli hava yaratır. Bunun yanı sıra, herhangi bir “eski favori” şeyden kaçının, acı verici olabilir. Sevdiğinizle yediğiniz böyle özel akşam yemekleri gibi, alın evde yiyin ya da evde pişirin.”

Meşgul olun. “Evden çıkın! Hayatınızı yaşamayı durdurmanızı istemezdi”, gibi sözleri duymuş olma şansınız yüksektir. Bu içgörüler gerçeklerle desteklenmiştir. Zihninizi acınızdan uzaklaştıracak bir etkinlik planlayın. “Aileniz ve arkadaşlarınızla biraz kaliteli zaman geçirme planı yapın”, öğüdünde bulunuyor Aldrich. İskambil ya da board oyunları oynayın aşk konulu film izlemek yerine. Ayrıca, evi yeniden dekore etmek gibi yeni projelere odaklanmanızı da öneriyor.

Duyguların çıkmasına izin verin. Hatırlayın, acı asla tarifeli gelmez ve eğer iyi değilseniz her şey iyiymiş gibi davranmak sağlıksızdır. Ne kadar hazırlıklı olduğunuzun bir önemi yok, acı sizi gene vurup devirir. “Ağlamanın normal olduğunu hatırlayın” diyor, Aldrich. “Duyguların çıkmasına izin verin, ama sizi bastırmalarına izin vermeyin”. Hissiyatınıza göre acı çekme nedeniniz olan kişiye bir şiir ya da mektup yazabilirsiniz. Sevip kaybettiğiniz kişiyi hatırlamanız normaldir.

Sevginizi diğer hazinelere çevirin. Böyle günlerde sevdiğiniz diğer kişilere, çocuklar, torunlar ve arkadaşlara odaklanın. “sevgi farklı birçok tür ilişkiden gelir” diyor, Aldrich. Her gün sevdiklerinize nasıl hissettiğinizi anlatın. Ve süreç içinde de kendinizi sevmeyi unutmayın.

Aldrich’in, yaşamını yeniden kurmuş ve sürdürüyor olsa da, eşiyle yaşadığı Sevgililer günlerine ilişkin anıları kalbinde özel bir yer tutmaya devam ediyor. “Olabildiğince, hayatta hala sahip olduğunuz nimetlere ve hala hoşlandığınız bütün sevgilere odaklanmaya çalışın,” diye bitiriyor.

Sizin de paylaşmak istediğiniz bir acıyla baş etme tekniğiniz var mı?

*The Losing of Gordon: A Beacon Through the Storm Called “Grief”


“İnsanlardaki gerçek güzelliği ancak onlar yaşlanınca algılayabilirsiniz.”
~ Anouk Aimee