Man paints on an easel in a pleasant outdoor setting.

“Ne yaparsınız? Genellikle sorulan ilk sorudur bir sosyal toplantıda. İnsanlar diğer insanların hayatlarını nasıl kazandıklarıyla çok ilgili görünürler. Çalışıyor olduğunuzda bunun yanıtı kolay. Emekliyseniz yalnızca “Emekliyim” demeniz yeterince iyi değil. Sonra da kaçınılmaz olan gelir, “O halde doyurucu emekliliğinizde bütün gün ne yaparsınız?”

Aslında bir çok kişi için arkadan gelen bu soru emeklilik ikileminin kalbine gider. Gününüzü doldurmak için ne yaparsınız? Yanıtınızın altı saat TV izleme ve uyuklama olmadığını umuyorum. Ancak zamanımızdan, enerjimizden ve yeteneklerimizden en fazla yararlanmak için tam olarak ne yaparız?

Ben kendi bir günüme kısaca sunacağım ve sonra bu mesajı size çevireceğim. Kısa ve bana odaklanmış  ya da uzun ve ilginç olup olmadığı yapılan yorumların sayısına dayalı olacaktır. Sanırım hepimiz çalışırken birazcık başkasının emekliliğinde ne yaptığıyla ilgileniriz.

O halde, bütün gün ne yaparsınız?”  Ben kahvaltıyla başlar ve hızlıca iki gazeteyi okurum. Eskiden tam bir saati gazete okuyarak geçirdim ama sabahların benim en üretken zamanım olduğunu anladım. Şimdi, gazetelere bir göz atıyorum ve sabah saat 7.00’den daha geç bilgisayar başına oturmamaya çalışıyorum.

Sonrasında öğle yemeğine kadar bu blog için çalışıyor, yazıyorum, e-maillerimle uğraşıyor Twitter’daki varlığımı sürdürüyor ve önemli günlük işleri hallediyorum.

Öğleden sonra 30 dakika kestiriyorum. Bu kısa mola öğleden sonranın kalanı için enerjimi yerine koyuyor. Kestirmelerden sonra haftada 3 ya da 4 gün spor salonuna gidiyorum. Kestirme gibi bu da benim için önemli. Kilomu korumama yarıyor, bana daha çok enerji veriyor ve dizlerimin, kalçalarımın ve sırtımın bana sorun çıkarmamasına yardım ediyor. Sağlığımı koruyor olmam zamanıma ve yatırdığım paraya değiyor.

Sonra tekrar bilgisayara dönüş, maillere cevap veriş ve daha çok yazma. Öğleden sonra 4.00′ de bırakmaya çalışıyorum. Gitar çalışması, bir kadeh şarap ve bu kez erken bir yemek 5.15’e kadar. Akşamım genellikle bir film izleme, roman okuma, biraz daha bilgisayarda çalışma ve 10.00 da yatağa gitmeyi kapsar.

Hafta sonlarım temelde aile zamanı olarak ve eşim için özel bir şey yapmaya ayrılmıştır. Bu yakınlarda salıverilen mahpuslara danışman olarak çalışıyorum, dolayısıyla her hafta biraz da buna zaman veriyorum. Bütün işlerimi hafta içinde yapmaya çalışıyorum böylelikle Cumartesi&Pazarlar olabildiğince serbest kalıyor.

Hepsi bu. Herhangi bir gün bahçe işi, faturaları ödeme ya da hava iyiyse piknik yemeğine gitme gibi etkinliklerle dolabilir, ancak anahtar kısımlar listelediklerim gibidir. Pek ilginç değil, ilginç mi?

dışardaŞimdi sıra sizde. Ben ve diğer okuyucular günlerinizi nasıl geçirdiğinizi bilmek istiyoruz. Benim gibi tam yazmak zorunda hissetmeyin. Belki sizin için en önemli olan bir ikisini aydınlatmak istersiniz. Belki benim söz etmediğim sizin için hayati bir şeyden söz edersiniz. Her neyse lütfen birkaç dakikanızı günlük rutininiz konusunda geri bildirim bırakmak için ayırın. Soru, “Peki, bütün gün ne yapıyorsunuz?” evrensel. Doyurucu bir emekliliği yaratmak bakımından ne yaptığınızı öğrenmek için yanıtınızı okumayı sabırsızlıkla bekliyorum.

http://satisfyingretirement.blogspot.com.tr/2010/09/so-what-do-you-do-all-day.html

“Ve bitirmek başlamaktır. Son, başlayacağımız yerdir.”
~ Eliot