social-security-doomsayer-end-is-near

20. Yüzyılın bir keşfi – 21. yüzyılın başlarında yok olması çok olası- emeklilik kavramıdır. Emeklilik 65 yaşına kadar süren gelir üretme döneminden sonra, günümüzde 60 ya da hatta 55, kişinin gelir üretimini durdurması gerektiği anlamındadır. Yaşamın “son” fazında yaşamın çalışma fazındaki birikimler ve tasarrufların ödediği, serbest zamanın egemen olması beklenir.

Bu kavram çerçevesinde şaşırtıcı sayıda modern kurum ve varsayım yapılandırılmıştır. Şimdi öyle görünüyor ki emeklilik yok olacak. 50 yaşına yaklaşanlar ve onu izleyen kuşaklar için emekliliğin sonu fikri bir meydan okumadır, bir fırsattır ve kesinlikle bir uyan zilidir.

Pek çok söylence emeklilik kavramının temelini oluşturur. Birincisi, 65 yaş yaşlıdır. İkincisi, 65 yaşın üstündekiler genellikle yararlı bir çalışma becerisinden yoksundur. Ve üçüncüsü, çalışma hayatında kalanlar, sosyal güvenlik vergisi katkılarıyla, çağdaşları emeklilerin emeklilik gelirlerini ödeyeceklerdir.

Her bir söylence var olan gerçekler tarafından çürütülmektedir. 65 yaş artık yaşlı değildir. İnsanlar yaşıyor ve canlılıklarını daha uzun süreler koruyor. Sosyal Güvenlik Sistemi kurulduğunda, emeklilik geliri elde etme yaşı 65 olarak belirlenmişti, çünkü planlayıcılar o zamanlar, ortalama ömrün 63 yıl olduğunu biliyorlardı. Dolayısıyla aslında pek az kişinin emeklilik geliri alabileceği bekleniyordu gerçekten ihtiyacı olanlara gidecek gelir. Bu yüzyıl bitince ortalama 65 yaşındakiler yaklaşık bir 20 yıl daha yaşamayı umabilirler. Yakın gelecekte insanlar daha uzun, daha sağlıklı yaşayacaklar ve emeklilik kavramı değişmedikçe emeklilik gelirinin 20-40 hatta daha da uzun yıllar için elde edilmesi gerekecek.

İkinci söylence, 65 yaşın üstündekilerin anlamlı bir çalışma yapma yeteneği olmaması da yarının gerçekleri karşısında yok olur. Emeklilik bu yüzyılın başında başladığında en yaygın çalışmalar elle yapılıyordu ve büyük ölçüde güce dayalıydı. 65 yaşın üstündeki insanlar gerçekten yaşlıydı, günümüzün 75 ya da 80 yaşındakilere daha benzer şekilde. Yarının ana işi ise bilgi işidir, az ya da hiç el işi gerektirmeyen.  Araştırmalar çok açıkça gösteriyor ki zihinsel etkinliğin sürdürülmesi keskin bir zihni yaşlılığın ileri aşamalarına kadar alıkoyar, hastalıkları önleyerek. Günümüz kültüründe bir şey eksikse eğer o da bilgeliktir, çoğunlukla yaşlılara özgü güc. Kas gücü bile önceden düşünüldüğünden çok daha yüksek düzeyde sürdürülebilir, uygun egzersizlerle.

Son olarak, gelecekteki çalışanların gelecekteki emeklilerin sosyal güvence vergilerini ödeyecekleri söylencesi de demografik gerçekler karşısında yok olur. Sistem kurulduğunda herbir emekliyi desteklemek için yıllık %30 vergi ödeyen yaklaşık 20 çalışan vardı. 2011’e kadar, yani ilk baby-boomer 65 yaşına gelince, herbir emekli için iki çalışan olacak, yıllık 15000 dolara kadar ödeyen. Sosyal güvence, bir tür sigorta olarak algılanan, bir tür piramidal bir şema olarak çalışıyor, “ilkler”in en çok yararlandığı “sondakiler”in hiç yararlanmayabileceği. Böyle bir sistemin kendi kendini nasıl sürdürebileceğini hayal etmek güç, her ne kadar programı sürdürmek için yapılan pek çok öneri etrafta varken.

Pek çok çeşitli nedenle diğer finans kaynaklarının da 20-40 yıllık emeklilik için ödeme yapmasının uygun olabilmesi olası değil. Özel emeklilikler azalıyor ya da yok oluyor ve tek kariyerli işlerin yok olmasından dolayı  zaten bu birikimin sağlanması daha zordur. Ev eşitliğinin II Dünya Savaşından sonraki orana yakın artması beklenmez ve 50 yaşın altındakiler uzun emeklilik ödemesi için gereken oranda tasarruf etmemekte.

Emeklilik kavramı büyük ölçüde bilerek icat edilmiştir. Çeşitli çıkarlar bakımından insanların iş hayatının dışına çıkarılması isteniyor ki gençler işe alınabilsin. İş yaşlılar tarafından kolayca yapılamıyordu. Emeklilik yatırımı ve emeklilik etkinlikleri etrafında dönen yeni endüstriler insanları emekliliğin doğal ve modern yaşamın yeni haklarının bir çeşiti olduğuna inandırmak için yola koyuluyor. Bir süre için de işe yaramış görünüyor.

Bununla birlikte şimdi, öyle görülüyor ki 21. Yüzyıl yaşlılarının çoğu emekli olmayacak. Yavaşlayacaklar, az çalışacaklar, yeni işlerde çalışacaklar, boş zamanları olacak ama çeşitli düzen ve şekillerde  gelir üreten işlerle meşgul olmaya devam edecekler, belki de tüm yaşamları boyunca. 21. Asrın ilk çeyreğinin, yaşamın üçüncü fazının klasik emeklilikten uzak “yaşamı gerçekleştirme” gibi bir şeye doğru büyük bir yeniden oluşumunu göreceğini söylemek doğrudur. Emekliliğin sonu ve yaşam gerçekleştirmesinin başlaması bir özgürlük türü olabilir.

http://www.futurist.com/articles-archive/the-end-of-retirement-is-near/

“Neşe ve kahkaha olduktan sonra varsın kırışıklıklar gelsin.”
~ Schakespeare