Bir çoğumuzun 50 yaşından sonra fazla  makyaj yapmanın korkutucu olduğunu düşünen büyükanne, hala/teyze ya da aile yakınları vardır: ağır siyah eyeliner, çizgileri, kırışıklıkları ve yanaklardaki renk lekelerini ortaya çıkaran pudra ve kırmızı ruj. Bu kadarı da fazla kuşkusuz, ancak doğru makyaj konusunda bir fikriniz olabilir!

Elliyi geçmek ne yaşamla bağlantıyı koparıp anneannenize benzemeye başlayacağınız anlamına geliyor (bunu istiyorsanız başka tabii!), ne de 21 yaşından beri yaptığınız şekilde makyaj yapmaya devam etmeniz. Etrafımızda bu yaşlar için hangi tür makyajın iyi, hangisinin kötü olduğuna ilişkin birçok örnek var. Görünüşümüz söz konusu olduğunda anahtar, kendimize karşı dürüst ve gözlemci olmamızdır.

Konu yaşlanmanın bir çok yönü, değişen şeklimizin hepsi -azalan ya da incelen saçlarımız ve nasıl makyaj yapacağımız da istisna olmamak kaydıyla- olunca, az, çoktur. Aşağıda menopoz sonrası cilde uygulanabilecek makyajla ilgili birkaç temel ipucu var:

Fondöten: İster likid, ister krem ya da pudra fondöten kullanın en azıyla başlayın. Yaşlandıkça cildimiz kurur ve fazla fondöten yüzümüzdeki kırışıklık ve porları arttırarak bize daha yaşlı görünüm verir.

Allık: Cilt tonunuza göre yumuşak doğal bir renk seçin. Kendinizi bildiğinizden beri kırmızı ve kiraz rengi bir allık kullanıyorsanız bir adım geri atmanın ve biraz daha yumuşak ve daha doğal bir renk seçmenin zamanı.

Pudra: Bu konuda dikkatli olun… pudrayı yanlış uygulamak sizi anında yaşlı gösterir. Mineral pudralar çok hafiftir ve kolay yayılır…göz alanından uzak durun ve dikkatli ve hafifçe uygulayın.

Maskara: Yapabileceğiniz en iyi şey gözlerinizin altını lekelemeyecek bir mascara bulmaktır! Kirpiklerinizin etrafında boya oluşturan ve suyla çıkan birçok üründen birini deneyin. (Clinique iyidir). Daima üst kirpiklerinize sürün, alttakilere çok çok az ve kirpiklerinizin yalnızca dış uçlarına sürün.

Eye Liner: Günlük kullanımdan kaçının. Eğer kullanacaksanız çok hafif sürün.  

 Gölge: Bu konuda doğal bir yaklaşım genç bir görünüme doğru çok yol aldırır.  20 yaşlarındayken sevdiğiniz bir mavi gölge ve bazı doğal renkleri -bozlar ve bejler- kullanının, göz kapağı için daha koyu, kaş altı için daha hafif bir rengi dikkatlice harmanlayarak.  Parlak ya da simli gölgelerden kaçının.

Ruj: Yumuşak renkler en iyisidir, doğal ve dudak rengine uyan bir konturla. Eğer kalıcı ya da mat bir ruj kullanıyorsanız, görüntüyü yumuşatmak için biraz parlaklık verin.

Olgun hanım makyajına ilişkin günümüzde bir çok iyi ve kötü örnek var.Michelle Pfeiffer iyi örneklerden biri … ama ayrıca da azın çok olduğunu bilen ve bu prensibi 50’den sonra makyajına ve hayatının her yönüne uygulayan biri.

Günümüz baby boomer kadınları eğlence istiyor ve bunu yaparken de harika görünmek istiyor. Az makyaj yapmanın en iyi tarafı şu ki, bize eğlence, ailemiz, arkadaşlarımız ve kariyerimiz için daha çok zaman bırakıyor.

www.fiftyisthenewforty.net

 

“Yaşlılık sizi bulmaz, siz yaşlılığı bulursunuz.”
~ Barbara Castle