Yaşlanma bir düşmandır. Yaşamdan zevk alma yeteneğimizi ve gücümüzü alır, bizi zaafiyete uğratır ve sonunda öldürür. On milyonlarca kişi her yıl yaşa bağlı olarak ortaya çıkan durumlardan dolayı ölür. Oldukça az sayıda insan dejeneretif yaşlanmanın birçok tıbbi durumda olduğu gibi diyet ve yaşam tarzı seçimleriyle bir miktar  yavaşlatılacağını bilir. Oldukça az sayıda insan bir gün etkilerini ters çevirebilmek için günümüzde yürütülen yaşlanma sürecini anlama ve müdahele etme amaçlı ciddi bilimsel çabaların farkındadır.

Bir gün bilim adamları yaşlanmayı yenmek için bir yol bulacak. Bizler hala yaşıyorken ve sağlık durumumuz iyiyken yararlanabilmek için bu hamlenin gerçekleşmesini istiyoruz. Bu amaca nasıl ulaşacağız? Öğrenmek için okumaya devam edin.

·Adım 1: Sağlığınıza zarar vermeyi durdurun.

·Adım 2: Daha iyi bir diyet ve yaşam tarzı benimseyin

·Adım 3: Tıbbi araştırmaları destekleyin

Yaşla ilgili durumların (kanser, Alzheimer, şeker, Parkinson, ve diğer bir çoğu) anlaşılması ve tedavisindeki mutluluk verici gelişmelere  ve anti-aging pazarlama çığlıklarına karşın günümüzde sağlıklı insan yaşamını  biraz  uzatabilecek eldeki  tek yöntem kalori sınırlamasıdır. Maalesef, bu diyet ve yaşam seçiminin üstünde   bir tıbbi teknoloji henüz yoktur: araştırmacılar ilerleme gösteriyor, ancak tıbbın bu alanına ne yazık ki, yeterli fon ayrılmıyor ve halk tarafından da az anlaşılıyor.

Adım 1: Sağlığınıza Zarar Vermeyi Durdurun

Kendinize belki de farkında oldugunuzdan daha çok mu zarar veriyorsunuz? Sigara içiyor musunuz? Keyif verici maddeler yaşamınızın merkezininde mi? Yalnızca abur cubur yiyip kilo mu alıyorsunuz? Az ya da hiç mi egzersiz yapıyorsunuz? Yıllardır doktora gitmediniz mi?

Eğer böyleyse, ne yapacağınız belli. Bunların herhangi biri günümüzde var olan sağlıklı yaşam uzatma tekniklerinin telafi edebileceğinden çok daha fazla  zarar verir size. Kapı tam kapanmıyorsa pencereleri yalıtmanın pek bir yararı yoktur.

Sağlığınızı iyileştirme konusunda güvenebileceğiniz, konuşabileceğiniz bir doktor bulun. Belki de daha sağlıklı -ve dolayısıyla daha uzun-  bir yaşamın ne kadar kolay, ucuz ve hoş olabileceği sizi şaşırtabilir.

Adım 2: Daha iyi bir diyet ve yaşam tarzı benimseyin

Beden karmaşık, kendini çabuk toparlayan bir makinadır. Bununla birlikte arabalarımıza benzemeyen yanı, bozulduklarında yenisiyle değiştiremeyiz. Bu bilindiği halde çoğu insanın uzun sure dayanması için  araba bakımını bildikleri kadar insan bedeni bakımını bilmemeleri kötüdür.  Neyse ki, daha uzun yaşamak için diyet ve yaşam tarzı benimsemek ne zor ne de pahallıdır.

·Kalori sınırlama diyeti benimseyin. Kalori sınırlama memelilerde günümüzde bilimsel olarak kanıtlanmış tek sağlıklı yaşam uzatma yoludur. Sağlık üzerinde diğer bir çok yararlı etkisi vardır  ve uygulayıcıları tarafından hayli övülmektedir. (Başlamanız için internette çok fazla bilgi vardır.

·Yaşınıza ve sağlığınıza uygun bir miktar destek vitamin alın. Bu konuda çok fazla bilgi var, çoğu da sorumsuz satıcıların propagandası olan. Bu, araştırmak için belki de en zor konulardan biri ve sonunda bazı kararları kendiniz almak zorundasınız. İyi bir başlangıç noktası “Life Extension Foundation”a üye olmaktır….

·Doktorunuzun önerdiği kadar egzersiz yapın.Bir çok insan için bir miktar egzersiz yapmanın yararı uzun zamandan beri bilinmektedir…

Adım 3: Tıbbi araştırmaları destekleyin ve savunun

Tıbbi araştırmalar lehinde yüksek sesle konuşmak günümüzdeki sağlıklı yaşam uzamasını deneyimlemek kadar önemlidir, hatta en iyi günümüz deneyimleri ömrünüz için ancak küçük bir değişiklik yapabilir. Yaşlanmaya bağlı bir çok durum hala tedavi edilemez durumdadır. Yaşlanma süreci yeterince anlaşılamamıştır. Dünya ölçeğinde yüzlerce milyon insanın büyük sıkıntılar yaşamasına yol açmaktadır, fakat bir gün altedilecektir. O günü görmek için bir an önce gelmesini sağlamalıyız ki, hala canlı, sağlıklı ve aktif olabilelim!

Çok daha uzun ve sağlıklı yaşamak istermisiniz? O halde kalkın ve bunu söyleyin.

Aging is an enemy, www.fightaging.org

 

“Tırtıl tam da dünyasının bittiğini düşündüğünde kelebek olur.”
~ Anonim