Daha Önce Yapıyor Olduğunuz Nelerden Vazgeçtiniz Yaşlılıkta

İki okuyucu benim gibi yatak çarşaflarını değiştirmekten nefret ettiklerini söylediler. Nikki, kaz tüyü yorganların yüzlerini geçirip çıkarmaktaki zorluğu dile getirdi. Şaka değil. Ben bir kez kediyi nevresimin içine fermuarladım ve yatana kadar bulamadım. Bütün gün de şikayet etmedi.

Yaklaşık sekiz yıl önce, her hafta yorgan yüzü değiştirme zorluğu yüzünden pamuk yorgana döndüm. Çarşaflar kadar kolay yıkanıyorlar ve kışın da üst üste birkaç tane kullanıyorum.

Son on yıldır yapmaktan vazgeçtiğim şeylerden bazıları:

Yüksek topuklu ayakkabılar. Ve oh ne kadar özlüyorum onları –güzelliklerini, seksiliklerini, boy uzatışlarını. Ancak, son günlerde yatak odasından kapıya acıyla bağırmadan gidemiyorum. Son zamanlarda, bazı güzel, alçak topuklu ve düz ayakkabılar var, dolayısıyla fetişim devam ediyor.

Banyo tartısı. Ergenlikten yaklaşık on yıl öncesine kadar mideme giden her çatal dolusu yiyeceği saydım. Daima açtım, ancak ibre yükseldiğinde daha da az yiyordum. Şimdi ne zaman ve ne istersem yiyorum ve şişmanlayabilirim ama bu durumla daha kolay halleşiyorum.

Saç boyası. Sanırım, yaşlılığa bakış açımdan dolayı gri saç benim için politik bir ifade. Ancak daha da önemlisi bıkkınlık ölçüsündeki yatak yüzü değiştirmeyle rekabet eden bir işten özgürlük. Saçımın bir stili olmadığı için şimdi –yalnızca arkada tokalıyorum- korkunç kuaför salonlarıda bana bir dakika bile harcatmadığı için kendim düzeltiyorum.

Makyaj. 45 yıldır günde yaklaşık 15 dakika, hayatımda yaklaşık altı ayı makyaj yaparak harcamışım. Daha fazla değil. Pekala, ender olan sosyal sorumluluklar hariç.

Külotlu çorap. On yıllarca kendime bu işkenceyi yaptım, şimdi bir kıyafet külotlu çorap gerektiriyorsa, onu almıyorum.

Sevmediğim kitapları bitirmek. Bunca yıldır bana böyle düşündüren neyse, bir kez başlandığında ne kadar sıkıcı olursa olsun, ne kadar kötü yazılmış olursa olsun, ne kadar geliştirici olmazsa olmasın bir kitap bitirilir.

Müzik satın almak. 10000’den fazla MP3 (bazıları single, bazıları albüm) var şimdi bilgisayarımda ve müzik çalarım onların hepsini dinlememin 36 gün, 21 saat, 18 dakika ve 43 saniye alacağını söylüyor. Bu hayatımın kalan kısmı için yeter.

Ünlü dedikoduları. Yıllarca The Barbara Walters Specials ve diğer bazı showlarda çalıştım ve kim kimdir, kiminle ne yapıyor konularını bilmek benim işimdi. Şimdi Britney Spears ve Lindsy Lohan arasındaki farkı söyleyemem, aldırmıyorum da.

Son teslim tarihleri. Hemen hemen elli yıl son teslim tarihi üzerinden çalıştım, bazen bütün gün, her gün saatlerce. Artık bunu yapmıyorum, en azından biri bunları empoze etmeye çalışmadığı zaman.

Ayrıca hayatımdaki stresi ve kızgınlığı azaltmak için bunların çoğunun hayatımdan silinmesi zaman kazandırıyor, diğerleri de para arttırmamı sağlıyor, bu da iyi bir şey çünkü bir zamanlar olduğu kadar param yok.

Biliyorum, biliyorum, bunların hiçbirini hiç yapmamış olan birçok insan var; bazı konularda yavaş öğrenirim. Fakat oldukça eminim ki sizin de son yıllarda kötü bir fikir ya da artık gerekli değil, çok pahallı ya da çok sıkıcı diye yapmaktan vazgeçtiğiniz şeyler vadır. Siz de anlatın lutfen…

Ronni Bennett, http://www.timegoesby.net/weblog/2011/01/what-have-you-stopped-doing-in-old-age.html

“Çünkü bazı şiirler bekler bazı yaşları.”
~ Behçet Necatigil